Eğitimlerin ilk gününde runelerin bazılarının aslında aşina olduğumuz semboller olduğuyla ve bunun sebepleri ve kökenleriyle ilgili uzun uzun konuşuyoruz. Bu yaygın sembollerden birinden (swastika – çift sowilo rune sembolünden oluşan güneş çarkı) yola çıkarak runelerin, tarihin en karanlık zamanlarından birinde nasıl ele alındığı ve kötüye kullanıldığıyla ilgili bir paylaşım yapmak istedim.

Nordik ve Germen mitolojisinin Nazi ideolojisinde merkez konumda olmasının sebebi, Nazi “inancına” göre Germen mitolojisinin, ırkının, inancının ve okült pratiklerinin Avrupa’nın diğer bölgelerindeki pratiklerin kaynağı olduğu ve bunların yaygınlaşarak saf Germen ırkını ve mirasını kirlettiği yönündeki fikirdir.

Runeleri ve İskandinav ve Germen okültizmini Nazi ideolojisinde merkezi bir konuma getiren isim, başlangıçta paramiliter bir örgüt olup, kendisinin politik ve okült liderliğiyle Nazi Almanyası’nın en güçlü örgütlerinden biri haline gelen Schutzstaffel’a (SS olarak kısaltılan ve yan yana iki sowilo rune’ü ile karakterize edilen örgüt) atanan Heinrich Himmler olmuştur. Himmler runeleri, Germen mitolojisini ve okült pratiklerini Schutzstaffel’daki birliklere öğretmekle kalmamış aynı zamanda runeleri kendi ideolojilerine göre modifiye etmiş ve askeri düzeni sistematik hale getirmek için de runeleri kullanmıştır. Zamanla da kendi rünik sistemini oluşturmuştur. Bu yüzden de zafer, başarı, liderlik gibi anlamları ve nitelikleri olan iki sowilo rune sembolünü bir araya getirerek günümüzde “Nazi sembolü” olarak bilinen ama aslında çok eski ve güçlü sembollerden biri olan güneş çarkının bir versiyonunu kendi sembolleri olarak kullanmaya başlamışlardır. Böylelikle kısa zamanda Schtzstaffel en büyük Nazi örgütlerinden biri olmuştur.

Özellikle Algiz, Tiwaz, Wolfsangel ve Othila gibi runeleri kendi politik çıkarları için sıklıkla kullanmışlar ve her birini ayrı ayrı kendi amblemlerinde kullanmışlardır.